Bölüm 123 Psikopat

Bölüm 123 Psikopat

Shang, Curio Trinket’ten ayrıldıktan sonra durakladı.
‘Öğretmen Niria takas konusunda gerçekten iyi görünüyor. Bana 2.000 altından azını kabul etmemem gerektiğini söyledi ama adama öğretmen Niria’nın bana ne kadar kabul etmem gerektiğini söylediğini söyler söylemez bana daha fazlasını verdi. İyi ki doğrudan bir teklif yapmamışım.
Shang taşıdığı ikinci canavar çuvalına baktı. Altınlarını ikinci bir canavar çuvalına koyarak gizlemeye karar vermişti. Kimsenin servetinden şüphelenmesini istemiyordu. Ayrıca, Shang dükkâna iki canavar çuvalıyla girmişti ve şimdi iki canavar çuvalıyla çıkıyordu. Ticareti başarısız olmuş gibi görünecekti.
İkinci canavar çuvalının içindekilerin saf altına dönüştüğünü kimse bilmiyordu.
Dükkândan çıktıktan sonra Shang doğrudan akademiye gitti. Tanınmayan bir öğretmen kapıyı koruyordu ve Shang içeri girmeden önce onlara hızlıca bir selam verdi.
Shang doğrudan ana binaya doğru yürüdü. Önce devasa altın çuvalını bir kenara koymak istedi.
Ne yazık ki işler beklediği gibi gitmedi.
Shang ana binaya yaklaşır yaklaşmaz gözleri kısıldı.
Canavar çuvallarına bakan üç çocuk fark etmişti ve Shang onların oldukça gergin göründüklerini de fark etmişti. Hepsi de 16 ya da 17 yaşlarındaydı, bu da Orta Asker Aşamasında oldukları anlamına geliyordu.
İronik bir şekilde, burası bulunulabilecek en tehlikeli noktaydı.
Bu seviyede, öğrenciler artık gerçekten zayıf olanlara ait olmayacaktı, ancak aynı zamanda birinin gerçekten tehlikeli olup olmadığını söyleyecek kadar deneyime de sahip olmayacaklardı. Bu nedenle, en çok kavga Orta Sınıfta yaşanırdı.
En çok acı çeken sınıf ise Başlangıç Sınıfıydı.
Orta Kademe çoğunlukla 14 ve 15 yaşındaki öğrencileri hedef alırdı. Bu öğrenciler çok para kazanabilirdi, ancak aynı zamanda Orta Kademedeki öğrencilerden çok daha zayıf ve daha az deneyimliydiler.
Bu nedenle, Başlangıç Sınıfı, Orta Sınıf sayesinde içinde bulunulabilecek en korkunç sınıftı.
Bununla birlikte, Orta Sınıf bir ipin üzerinde yürüyordu. Muhtemelen Başlangıç Sınıfındaki tüm insanların %90’ına hükmedebilirlerdi ama aynı zamanda Başlangıç Sınıfının en güçlü %10’unu da fark edemezlerdi.
Ancak bu insanlar Shang’ın güçlü olduğunu söyleyebilirdi. Tam olarak ne kadar güçlü olduğunu bilmiyorlardı ama birkaç Erken Asker Aşaması çocuğuna nasıl hükmettiğini görmüşlerdi.
Bu da onun en azından Orta Asker Aşamasında olması gerektiği anlamına geliyordu. Hatta belki de Geç Asker Aşaması’ndaydı.
Ama aynı anda üç kişiyle gelmelerinin nedeni de buydu.
Bunun da ötesinde, Shang’ı alt etme konusunda kendilerine oldukça güveniyorlardı.
Neden?
İnsanlar arasında tanıdık bir yüz vardı.
Bu, Shang’ın odasını ararken tanıştığı komşusuydu.
Bu adam Shang’ın Tırtıl Sınıfı’ndan olduğunu duyduğunda sırıtmış ve ona cehenneme girdiğini söylemişti.
Tırtıl Sınıfı’nın ünü neydi?
Çöp.
Neden çöp?
Çünkü gerçek dövüş teknikleri üzerine eğitim almazlardı. Diğer tüm öğrenciler dövüş stillerini mükemmelleştiren birkaç ileri teknikte eğitim alırdı.
Doğrudan bir dövüşte, Tırtıl Sınıfı mensupları diğer öğrencilere karşı neredeyse her zaman kaybederdi. Sadece Tırtıl Sınıfı’ndaki en güçlü öğrenciler diğer öğrencilerle dövüşebilirdi.
pᴀɴdᴀ nᴏveʟ Ancak bu beklenen bir şeydi.
Tırtıl Sınıfı öğrencileri kendi dövüş tekniklerini oluşturmak zorunda bırakılmıştı, bu da dövüş tekniklerinin Asker Aşamasındaki birinden geldiği anlamına geliyordu.
Bu arada, diğer öğrenciler Komutan Aşaması savaşçıları tarafından yaratılan tekniklerle eğitim görüyordu.
Bu teknikler, bazı çocukların bulabildiği tekniklerden kat kat daha güçlü ve rafine tekniklerdi.
Peki, bu üç kişi Shang’ı nasıl görüyordu?
Yaşına göre kesinlikle çok güçlü biriydi ama sorun da buydu.
Yaşına göre.
14-15 yaşındaki bir çocuğun insanlara karşı savaşma konusunda ne kadar deneyimi olabilirdi ki?
Üstelik Shang bir yaşındayken onlar üç yaşındaydı.
Riskli olacağını biliyorlardı ama ödülü buna değerdi.
Öğretmen Niria’nın ne kadar ilgili olduğunu görmüşlerdi ve Shang’ın canavar çuvallarından birinde çok ilginç bir şey olması gerektiğini biliyorlardı.
Riskliydi ama denemek zorundaydılar!
Peki, Shang’dan o şeyi nasıl alacaklardı?
Çok basit. Üçü de konuşmadan Shang’ın üzerine atlayacak ve hepsi de onu bir saldırıyla hedef alacaktı. Shang onlardan biriyle uğraşırken, diğer ikisi canavar çuvallarını yırtıp ganimeti alıp kaçacaktı.
Ve öyle de yaptılar.
Üç adam hiçbir şey söylemeden farklı açılardan Shang’a saldırdı. Biri önden gelirken diğer ikisi yandan geliyordu.
Shang sadece birine saldırabilirdi, o da panik ve şaşkınlıktan uygun bir tepki veremezdi. En fazla içlerinden biri yaralanabilirdi.
Shang onların kendisine saldırdığını fark eder etmez gözlerini kıstı.
‘Dünkü hareketlerimle gözlerini korkuttum ama umduğum etkiyi yaratmadı. Beni rahatsız etmemelerini umuyordum ama bunun yerine artık beni ciddiye alıyorlar.
‘Daha da ileri gitmek zorunda mıyım? Gerçekten onlardan birini öldürmek zorunda mıyım?!’ Shang düşündü.
“Beni rahat bırakmanız için gerçekten de çılgın bir psikopat gibi mi davranmam gerekiyor?!
“İyi o zaman!
“Hadi bir kumar oynayalım!
BANG!
Shang tüm hızıyla ileriye doğru patlarken ayaklarının altındaki zemin sarsıldı.
Tam da üçü ona doğru koşmaya başladığında ileri atılmıştı.
Hepsinin arasında birkaç metre vardı ve Shang yerinde kalsaydı, ona aynı anda ulaşabilirlerdi.
Ancak Shang ileri atıldı.
Öndeki adamın gözleri dehşet içinde kocaman açıldı.
Omuzlarında bu kadar yük varken Shang nasıl bu kadar hızlı olabiliyordu?
Shang beklediğinden çok daha hızlıydı!
“Bir psikopat mı istiyorsun?! İyi! Al bakalım!’ Shang dişlerini sıkarak ve gözlerini kısarak düşündü.
Shang’ın önündeki adam sadece Orta Asker Âleminde bir bedene sahipti ve Shang’ın saldırısına uygun şekilde tepki verecek kadar hızlı değildi.
Shang tüm hızıyla ileri atılırken, iki canavar çuvalı hâlâ omuzlarındaydı. Shang hızlanırken tüm gücünü kullanmıştı ve iki canavar çuvalının ek ağırlığıyla birlikte, hücumunun arkasında korkunç bir güç vardı.
Shang bacağını geri çekti ve tüm gücüyle ileri doğru tekmeledi.
Bu, Shang’ın önündeki adamın iki seviye üstündeki birinin tam güçle yaptığı bir saldırıydı.
Bu aslında bir yetişkinin on yaşındaki bir çocuğa nefret dolu bir tekme atmasıydı.
Bu bir şaka değildi.
BANG! CRK!
Shang’ın tekmesi vurmadan önce adam kollarını göğsünün önünde birleştirmeyi zar zor başardı.
Shang’ın tekmesi adamın ön kollarına isabet ettiğinde, kollar hemen parçalandı ve bu son bile değildi.
CRK!
Adamın göğüs kafesi Shang’ın momentumunun gücüyle kırıldı, kırılan kaburgaları ciğerlerine ve kalbine saplandı.
O anda adam kendini bir kâbusun içindeymiş gibi hissetti.
Bu ses de neydi?
Kırılan kemiklerin sesi ondan mı geliyordu?
Kemikler tarafından delinen et ve organların sesi ondan mı geliyordu?
Hayatta kalabilecek miydi?
BANG!
Adamın sırtı duvara çarptı ve sırtı da parçalara ayrıldı.
Ölüme olabildiğince yakındı ve bunun için şanslıydı.
Kollarıyla göğsünü kapatamasaydı, muhtemelen iç organları pelteye dönmüş olacaktı.
Shang onun hâlâ hayatta olduğunu fark etti ve biraz rahatladığını hissetti.
Bu onun kumarıydı.
Uygun bir tepki vermezse adamı gerçekten öldürecek bir saldırıyla içeri girecekti.
Başka birini öldürerek kendi hayatını riske atmaktan korkmayacağını göstermeliydi.
Diğer ikisi nasıl tepki verdi?
Hızla Shang’ın arkasına geldiler. İçlerinden birinin yaralanacağını zaten tahmin etmişlerdi ve arkadaşlarına bakmadılar bile.
Arkadaşlarının ne kadar yaralı olduğu hakkında hiçbir fikirleri yoktu ve şu anda umurlarında da değildi.
Ganimete ihtiyaçları vardı!
Shang arkasını döndü ve iki canavar çuvalını bıraktı. İki rakibi şimdi çapraz olarak önündeydi.
İkisi de Shang’ın arkasında oldukları için canavar çuvallarını yakalayamayacaklarını fark ettiler. Bu yüzden ona saldırmaya karar verdiler.
İçlerinden biri bir tekme savururken, diğeri Shang’a yumruk attı.
Shang dişlerini sıktı.
‘Hâlâ yeterli değiller mi?! Daha da ileri gitmemi mi istiyorsunuz?!’
“Peki!
“Sen kazandın!