Bölüm 82 Bir Erkek Her Zaman Hayal Kurabilir~

Bölüm 82 Bir Erkek Her Zaman Hayal Kurabilir~

“Sana emrettiğim şeyi aradın mı?” Marquees Alger uşağını sorguladı.
“Rapor, Dio Brando adındaki adamla ilgili her şeyi araştırdım ama hiçbir şey bulamadım. Onun hakkındaki tüm bilgiler çok yeni. Sanki birkaç gün önce doğmuş gibiydi.”
Uşak kendinden emin bir ses tonuyla cevap verdi.
İstenmeyen cevabı duyan ancak astının kendinden emin ses tonunu fark eden Marquees bir şeyler döndüğünü anladı ve ona devam etmesini işaret etti, “Devam et”
“Daha sonra Woods Hanedanlığı’na birini gönderdim ve orada Brando Merchant Company adında bir şirket olmadığını öğrendim. Bununla birlikte, isminin sahte olduğundan emindim.
Sonra bazı adamlara onun nasıl göründüğünü çizdirdim ve gerçek adının aynı zamanda Vikont Felberta’nın erkek oyuncağı olan Nux Leander olduğunu öğrendim. Hatta ikisinin çok yakın olduğunu ve kesinlikle normal bir Efendi ve oyuncak çocuk olmadıklarını öğrendim.”
“Hmm, bu Nux denen adam oldukça şanslı ha… Sadece o sürtük Edda değil, yanında Felberta bile var…”
“Bu doğru, Marquees Alger”
“Hmm… Vikont Felberta… Bin Bilgi Odası ile bağlantılı olan kişi o değil mi?”
“Evet, doğru.” Uşak başıyla onayladı.
“Hmm, Baş Hizmetçi Edda, Bin Bilgi Odası ile bağlantıları olan Vikont Felberta… beni bir şekilde ifşa etmeyi mi planlıyorlar? Tuzak mı kuruyorlar?”
Marquee’nin yüzü ciddileşti, bir süre düşündükten sonra isteksiz de olsa kozunu kullanmaya karar verdi.
“Çağrı Bir” Marquees Alger emretti.
Kâhyasının yüzü bile onu duyunca ciddileşti. Sonra bir hizmetçi salondan çıktı ve belli bir yöne doğru yürüdü. Yürüdükçe etraf daha da karanlıklaşıyordu.
Kısa süre sonra basit, ahşap bir kapının önünde belirdi ve kapıyı çaldı.
*Tak* *Tak* *Tak*
“Marquees Alger, Bayan Bir’i çağırıyor.” Hizmetçi herhangi bir yanıt beklemeden, uzaklaşmadan önce buraya geliş amacını doğrudan açıkladı.
Yüzündeki kayıtsızlıktan bunu birkaç kez yaptığı anlaşılıyordu, ancak ona yakından bakan biri ellerinin titrediğini fark edebilirdi.
Buraya kaç kez gelirse gelsin, burayı saran ürkütücü havaya asla alışamayacaktı.
Koridora koştu ve ışığı gördüğünde çarpan kalbi sakinleşti ve derin bir nefes aldı.
…
Birkaç dakika sonra, daracık siyah renkli kıyafetler giyen bir kadın salona girdi.
Evet, o Bir’di, dün Alger ve Heath’in önünde diz çöken kadın ve aynı zamanda onların bu krallıktaki kozu.
“Bir, bana bu konuda yardım etmeni istiyorum.”
Sonra ona Edda, Nux ve Felberta hakkında bildiği her şeyi anlattı ve rica etti.
“O Felberta’yı öldürmeni ve oyuncağını yakalamanı istiyorum, onunla Edda’yı dışarı çekebilir ve sonra onunla da ilgilenebiliriz. Böylece bir okla üç kuş vurmuş oluruz.”
“Haah? Benden bir Usta Aşaması, bir İleri Aşama ve bir ölümlüyle başa çıkmamı mı istiyorsun? Yani bana bu zavallı insan grubuyla tek başınıza bile başa çıkamayacağınızı mı söylüyorsunuz?”
Sert ve küçümseyici bir ses duyuldu.
“Durum böyle değil, oraya şahsen gitmenize ihtiyacım yok, sadece ekibinizi göndermenizi istiyorum. Yoksa bana ekibinizin bu bir avuç ezikle başa çıkmak gibi basit bir şeyi bile yapamayacağını mı söylüyorsunuz?” Alger küçümseyerek sırıttı.
“Hımm! Karşımda ukalalık yapmaya kalkma, ne düşündüğünü çok iyi biliyorum.” Biri homurdandı ama ona karşı gelemeyeceğini biliyordu.
Onun isteklerini kabul etmek zorunda olmasa da Felberta basit bir kadın değildi ve eğer baş hizmetçi ve Felberta onları ifşa etmeye çalışıyorsa, bu krallığının planlarını etkileyebilirdi.
Bu nedenle ona yardım etmeye karar verdi.
“Pekâlâ, onlarla ilgilenmeleri için 4, 5, 6 ve 7’yi göndereceğim.” Biri kabul etti.
“Hmm? Neden 3’ü de göndermiyorsun?” Alger kaşlarını çatarak sordu.
“Bir Büyük Usta’nın gidip ileri seviye bir uygulayıcı ile uğraşmasını mı istiyorsunuz?”
“Ama Vikont Felberta’nın uşağı bir Usta Aşama Kültivatörü değil mi?”
“Hmph! O mu? Hayatı boyunca kan bile görmemiş biri, o ileri aşama kültivatörden daha iyi değil, merak etmeyin, 4 tepe Usta Aşama Kültivatörü göndermek bile onlar için fazla”
Biri salondan çıkmadan önce homurdandı.
‘Hmph! Ne kaltak ama! Umarım bir gün Krallığın desteğini kaybedersin ve ben de sana istediğimi yaparım!
Alger içten içe homurdandı, her zaman bu sürtüğe merhamet dilenirken tecavüz etmeyi hayal ederdi.
Tabii ki dileğinin asla gerçekleşmeyeceğini çok iyi biliyordu. Biri krallığa çok sadıktır, o kadar sadıktır ki onun için ölmeye bile hazırdır, bu nedenle krallık güvenini ve desteğini ondan asla almayacaktır.
Şanslı olsa ve bir şekilde krallık desteğini çekmeye karar verse bile, ondan çok daha güçlü olduğu için ona hiçbir şey yapamayacaktır.
Her ikisi de Büyük Usta Âlemi Kültivatörleri olmalarına rağmen, ikisini de sorunsuzca yenebilirdi. Aralarındaki fark bu kadar büyüktü.
Ancak, ne kadar imkansız olursa olsun, bunu mümkün kılmanın bir yolu vardı…
Ve bu onun rüyalarıydı.
Bu nedenle, her zaman bunun hayalini kurar ve nasıl hissettirdiğinin tadını çıkarır.
Bir erkek her zaman hayal kurabilir~
Yargılama.
Alger daha sonra sevgili karısının odasına girmeden önce hayal kırıklığı içinde başını salladı.